Vallahi inan lütufkar duygularının acınası özlemi içindeyim. Bu yaşam denilen karmaşa içerisinde çarmıha gerdiğim benliğim kanıyor. Düşsel birikintilerin son kırıntıları avuçlarımda seni arıyorum. Gittiğin yerden hayatı geri sarıp seni yaşıyorum tekrar tekrar. Binbir derdin içerisinden seni seçiyorum. Zaman çürüyor, ruhum paslanıyor, mazi yılgınlığa terk edilmiş adeta.
Hayat beklemiyor. Sadece durmaksızın süren akışın içerisinde arıyorum varlığımı. Unutmadım, bir çaresizlik halinden sıyrılamadığını. Sen benim baharla yüreğime düşen çiğ damlası, sen zamansız erik çiçeği, ben arsız kadeh sarmaşığı…
Sen zamansızsın, zamansız açtın kalbimde. Şimdi açtığın yerde kocaman, onulmaz bir yara var.
Sabahın sessizliğine aldanma sakın. Tenhalarda yokluğuna küsen gönül için üzül. Bir telaş ve bunaltı havasında süzülüp gökyüzünün kuytularına, kanma maviliğin saflığına.
Cüretkarlığın gücüne iman etmiş kalbinin prangaları paslanmış. Kızgınsın bana biliyorum, belki hep öyle kalacaksın. Her döktüğün gözyaşında, her kızgınlıgında, her isyanında, her siteminde hissediyorum, ben varım. Samimiyetten yoksunluğun sende yarattığı uçurumların dibindesin biliyorum.
Dileğim, bir gün mutlu olursan, selam gönder minik sarı gerdanlı serçeyle. Dileğim, hep iyi ol. Dileğim, bir gün gönlünün çorak iklimlerinden çekip çıkardığın dileklerin kabul olur…
Özgür Çoban….
Hayat beklemiyor. Sadece durmaksızın süren akışın içerisinde arıyorum varlığımı. Unutmadım, bir çaresizlik halinden sıyrılamadığını. Sen benim baharla yüreğime düşen çiğ damlası, sen zamansız erik çiçeği, ben arsız kadeh sarmaşığı…
Sen zamansızsın, zamansız açtın kalbimde. Şimdi açtığın yerde kocaman, onulmaz bir yara var.
Sabahın sessizliğine aldanma sakın. Tenhalarda yokluğuna küsen gönül için üzül. Bir telaş ve bunaltı havasında süzülüp gökyüzünün kuytularına, kanma maviliğin saflığına.
Cüretkarlığın gücüne iman etmiş kalbinin prangaları paslanmış. Kızgınsın bana biliyorum, belki hep öyle kalacaksın. Her döktüğün gözyaşında, her kızgınlıgında, her isyanında, her siteminde hissediyorum, ben varım. Samimiyetten yoksunluğun sende yarattığı uçurumların dibindesin biliyorum.
Dileğim, bir gün mutlu olursan, selam gönder minik sarı gerdanlı serçeyle. Dileğim, hep iyi ol. Dileğim, bir gün gönlünün çorak iklimlerinden çekip çıkardığın dileklerin kabul olur…
Özgür Çoban….
Yorumlar