Destek verelim yüreğimize, bir omuz da biz atalım yeter. Bakın neler değişecek, göreceksiniz. Belki ırmaklar yine ışıl ışıl akacak, belki ormanların yeşili gürleyecek yine gökyüzüne ya da hayat bulacak Tuz Gölü yeniden. Telli Turnalar geri dönecek belki, belki dağlarımızda Pars göreceğiz eskisi gibi. Sulak alanlar kurumayacak, göçmen kuşlar ''burada konaklayacak yer kalmadı'' deyip üzerimizden geçip gitmeyecek, yazlar yaz gibi kışlar kış gibi olacak yeniden belki. Tüm varlığımızı, yaşamımızı borçlu olduğumuz topraklarımız avuçlarımızdan kayıp giderken, bir fidanla ''dur'' demek mümkün olacak belki erozyona. Belki diyorum, pırıl pırıl bir gökyüzü mümkün yeniden ya da içerisinde kükürtdioksit, partikül madde olmayan bir soluk alabilmek. İşte o gücü, omuz verecek gücü kendimizde bir bulalım yeter. ''Türkiye Kyoto'ya taraf ol'' diye bağırmak ya da bir balina katledilirken herhangi bir okyanusun herhangi bir karanlık derininde, göz yaşı dö
Dünya üç beş bilgisizin elinde; Onlarca her bilgi kendilerinde. Üzülme, eşek eşeği beğenir, Hayır var sana kötü demelerinde Ömer Hayyam...